269 kişiye mezar olmuştu: Rönesans Rezidans’ın müteahhidinden ‘pes’ dedirten savunma

Asrın felaketinde en büyük yıkımın yaşandığı illerimizin başında Hatay geldi. Yaklaşık 1 yıl önce yaşanan o acı dolu günlerde, deprem bölgesindeki birçok nokta felaketin sembolleri haline geldi.

Onlardan biri de Hatay’ın Antakya ilçesi Ekinci Mahallesi’nde 2013 yılında tamamlandıktan sonra daireleri, “Cennetten bir köşe” sloganıyla satılan 269 kişiye mezar olan

Rönesans Rezidans

‘tı.

Rönesans Rezidans’ın depremde yıkılmasıyla ilgili Hatay Cumhuriyet Başsavcılığı Deprem Soruşturma Bürosunca yürütülen soruşturma tamamlandı.

‘Cennetten bir köşe’ diye satılıyordu: 269 kişiye mezar oldu

Tutuklu sanıklar rezidansın müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun, yapı denetim şirketinin yetkilileri Mehmet Haşim Eraslan ve Bülent Seküçoğlu ile kontrol elemanı Önder Artun, tutuksuz sanıklar yapı denetim şirketinin yetkililerinden A.K, inşaat teknikeri İ.D. ve şantiye şefi B.M. ile müteahhit Mehmet Yaşar Coşkun’un kardeşi ve ortağı firari Hüseyin Yalçın Coşkun hakkında, “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis talebiyle hazırlanan iddianame, Hatay 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi.

İddianamede; rezidansın 2 bodrum, zemin ve 12 normal kat olmak üzere 15 katlı olduğu, yapıda 196 bağımsız bölüm bulunduğu belirtilerek, “Deprem sonucunda Rönesans Rezidans’ın yıkıldığı, 269 kişinin hayatını kaybettiği ve 13 kişinin de yaralandığı tespit edilmiştir.” bilgisi paylaşıldı.

‘Beton parçalarının elle ufalandığı görüldü’

Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) tarafından hazırlanan ve iddianamede yer verilen bilirkişi raporunda, statik hesap raporuyla ilgili eksiklikler anlatıldı.

Bilirkişi raporunda, rezidanstaki kusurlarla ilgili şu tespitlere yer verildi:

“12 Şubat 2023’teki olay yeri inceleme ve görgü tespit tutanağında belirtildiği üzere beton malzemelerin yerinde döküm şeklinde ve düşük kalitede olduğu, beton parçalarının elle ufalandığı, kolon içerisinde bulunan demir donatıların arasında kiriş bağlantı noktasında malzemenin segregasyon (ayrışma) yaptığı kum ve çakılın donatı içerisinde elle sökülebileceği tespit edildi. Perde ve kolon numunelerinde yapılan karot basınç deneyinde beton değerinin olması gereken kriterleri sağlamadığı, kolon boyutları, kolon donatı alanı, perde boyutları, perde donatı alanı yetersizlikleri ve yetersiz donatı detaylandırması hususları tespit edildi.”

Etriye sıklaştırılmasının görülmediği, donatı bindirme paylarına da dikkat edilmediği kaydedilen raporda, “Bodrum kat üstü binanın kuzeydoğu cephesi dış kenar kolon ve perdelerinde bırakılan pencere türü boşluğun kısa kolon etkisiyle binanın bu noktadan kırılıp göçebileceğinin gözlemlendiği, bodrum kat kolon-kiriş birleşimlerinde kolon etriyelerinin devam ettirilmediği, kolon etriyelerinin 135 derece yerine 90 derece yapıldıkları tespit edildi.” ifadeleri kullanıldı.

İddianamede, binanın yapım ve iş bitimi aşamalarında Deprem Yönetmeliği (2007) esaslarına yeterince uyulmadığı bildirildi.

Savunmasıyla şaşkına çevirdi: Yan yattı, herhangi bir çökme olmadı

İddianamede ifadesine yer verilen Rönesans Rezidans’ın yurt dışına kaçmaya çalışırken İstanbul Havalimanı’nda yakalanan müteahhidi Mehmet Yaşar Coşkun, binanın yapımına 2011’de başladığını ve siteyi 2013’te bitirdiğini belirtti.

Coşkun, binanın 10 yıldır kullanımda olduğunu ve bu süre zarfında herhangi bir sıkıntısının bulunmadığını ileri sürdü.

Coşkun, “Kusurum olduğunu düşünmüyorum. Karadağ’a bina tapularını vermek için gidiyordum. Rönesans Rezidans yan yattı, herhangi bir çökme olmadı. Böyle büyük bir depremde yan yatmasına rağmen bina dağılmadı, iskeleti sağlam kaldı. Bu, binanın sağlam yapıldığının göstergesi.” iddiasında bulundu.

“Rezidansın yerini dahi gösteremem”

Yapı denetim şirketinin yetkilisi tutuklu Mehmet Haşim Eraslan ise uygulama denetçiliğini yapıp yapmadığını hatırlamadığını öne sürdü.

Tutuklu sanıklardan Bülent Seküçoğlu da Rönesans Rezidans’ın denetimini gerçekleştiren yapı denetim şirketinin müdürü ve şirket ortaklarından olduğunu kaydederek, “Rezidansın herhangi bir kısmında denetim görevi almadım. Hatta rezidansın yerini dahi gösteremem.” ifadesine yer verdi.

Tutuklu Önder Artun ile tutuksuz 3 sanık da kusurlarının bulunmadığını savundu. İddianamede; sanıklar Mehmet Yaşar Coşkun, Mehmet Haşim Eraslan, Bülent Seküçoğlu ve Önder Artun ile A.K, İ.D. ve B.M. ile firari Hüseyin Yalçın Coşkun’un, rezidansın yapım denetleme aşamasında malzeme kalitesi yetersizliğinden kaynaklı “asli kusurlu” görüldükleri bildirildi.

Binanın yıkılmasına ilişkin dönemin Ekinci Belde Belediyesi’nin yapı birim sorumluları ve ilgili diğer görevlilerinin “tali kusurlu” oldukları ve haklarında soruşturma yürütüldüğü bilgisi de iddianamede paylaşıldı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir